SANTRALİSTANBUL
Eyüp/İstanbul︎ 2007 ︎ İnşaat alanı: 118.000 m2 ︎ Arazi alanı: 118.000 m2 ︎ Eğitim ︎ Emre Arolat (EAA), İhsan Bilgin, Nevzat Sayın, İbrahim Eyüp, Onur Eroğuz, Özlem Özdemir, Sibel Özdoğan








Haliç’in bitiminde, Alibeyköy ve Kağıthane derelerinin Haliç’e döküldüğü ağızların arasından başlıyor  Silahtarağa Termik Santrali ve Alibeyköy Deresi'nin deltası boyunca devam eden 120.000 m²’lik araziye yayılıyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk elektrik santrali. Fransızlar tarafından projelendirilmiş ve ilk yapılar Macarlar tarafından yapılmış. 1910 yılında başlamış yapımı ve 1947 yılına kadar sürmüş; 1986 yılına kadar santral olarak çalışmış ve sonra kaderine terk edilmiş.
            Geçmişte Kağıthane Deresi boyunca İstanbul’un en önemli mesire yerlerinden biri olan Sadabad’ın hemen yanında. Diğer yanında ise Eyüp var... Bütün bu çevre Osmanlı son döneminden 1990’lara kadar sanayi alanları olarak, dereler ve Haliç ise atık kanalları olarak kullanılmış. Şimdi sanayi yok ve kentin çöküntü alanları olan yerler yakın zamanların en gözde “jantileştirme” alanları. İşte santral arazisi kendisinin de dahil olduğu bu çöküntü alanının ortasında. Karayolu, denizyolu ve yeni projelendirilen  raylı sistemle ulaşımların üzerinde. Kentin hem yeterince dışında, hem ortasında bir yerde. Üstelik hem parlak bir geçmişi olan hem de “parlak” bir geleceği olacak olan bir bölgede. Organik bir kentsel dönüştürme projesinin kaldıraç noktası gibi. Tanımlayarak bir üniversite alanı arasaydık bu kadar iyi bir yer tarif edebilir miydik bilmiyorum.
            Rölöve çalışmalarıyla, korunacak yapılar ve ağaçların arasında, daha önce mevcut, yapı olan izleri belirledik ve mevcut ağaç dokusunu zedelememek için yine bu alanlara yerleşmeye karar verdik.
Böylelikle eski sanayi kampüsünün genel yerleşme düzenini koruyabilecektik. Eski düzeni korumak eski hissi korumak gibiydi bizim için. Ve önemliydi.
            İki tür eski yapı vardı; döneminin ortak üslup özelliklerini taşıyan üniversal bloklar olan kazan daireleri ve tribün yapıları ile yerel özellikler içeren, lokal bloklar olarak yapılmış yönetim ve lojman yapıları. Biz bu iki etkin tutum arasında belirgin bir etkin tutum yaratmadan yapmaya çalıştık eğitim yapılarını. Birçok ayrıntı ve malzeme kullanımı işletme yapılarından izler taşıyor olsa da onlarla yarışmıyor.
            Daha önce yerinde bir yapı olmadığı halde inşa edilmiş yeni bir eğitim yapısı yok. Yeni yapıların önemli bir bölümü dört bloktan oluşan eğitim yapıları. Yapılar 7,5 x 7,5 m’lik bir aks düzeni üzerine kurulu. Bu ölçü hem eski izlerin ölçülerinden hem yeni ihtiyaçlardan türetildi. İnşa etme, esneklik, bölünebilirlik, büyük sınıf ihtiyacı ve akademisyen odalarının verileriyle kesinleştirildi. İlk açılışından bugüne kadar epeyce değişiklik yapıldı ve bu değişiklikleri taşıyabildi.